Memeleri küçük ya da orta büyüklükte olan kadınlar ile doğum sonrası süt verme ile memelerinin içi boşalmış olan kişiler meme büyütme operasyonu için ideal hastalardır.
Meme Büyütme ameliyatlarında küçük olan memeleri büyütürken, iki meme arasındaki orantıyı sağlamak ve vücut ölçülerine en uygun boyutunu oluşturmak amaçlanır.
Konulacak protezin seçiminde hastanın isteklerinin yanı sıra, vücut yapısı, göğüs kafesinin durumu, cilt yapısı gibi faktörler de göz önüne alınır. Yeni kuşak meme protezlerinin çok geniş bir ürün yelpazesi mevcuttur. Böylelikle her vücut yapısına uygun bir silikon protez bulmak mümkün.
Meme büyütme ameliyatları genelde genç ve orta yaştaki hastalar tarafından tercih edilmektedir. Kural olarak memelerin gelişimini tamamlaması beklenir. Özel durumlar dışında 18 yaş öncesinde protez ameliyatları yapılmaz.
Meme büyütme işlemlerinde protez dışında yağ enjeksiyonları son yıllarda tercih edilmektedir. Yağ enjeksiyonlarındaki sıkıntılardan biri protezdeki kadar net bir sonuç alınamamaktadır ve yeterli büyüklükler sağlanamamaktadır. Bu nedenle sıklıkla işlemin birkaç kez tekrarlanması gerekmektedir.
Kalıcılığı artırmak için kök hücreden zenginleştirilmiş yağ enjeksiyonları yapılabilir. Bu durumda %80’e varan kalıcılık sağlanabilmektedir.
Her ameliyat sonrası vücutta bir iz kalır. Meme büyütme ameliyatları izin en az olduğu işlemler arasındadır. Protezler meme altından, meme başından ya da koltuk altından konulabilir. Son dönemde tüm dünyada en sık meme altı kesileri tercih edilmekte ve en güvenli yaklaşım olarak kabul edilmektedir. Bu iz, tam meme altı kıvrımında kalır.
Meme büyütme işlemi hastanın yapısına göre belirlenir. Kriterler ise;
– Hastanın boyu ve kilosuna ve genel vücut yapısına dikkat edilir. Uzun boylu ve kilolu hastalarda daha büyük protezler kullanılabilir.
– Hastanın göğüs kafesi şekline dikkat edilir.
– Hastanın var olan göğüslerinin büyüklüğüne ve meme dokusuna dikkat edilir.
– Hastanın göğüslerindeki sarkıklık oranına belirlenir.
– Göğüslerde simetriye de dikkat edilir.
Ameliyat sonrasında neler yaşanır?
– Hastalar genellikle aynı gün taburcu edilir. Maksimum 1 gece hastanede yatması öngörülür.
– Hareket edebilir, yürüyüş yapabilir,
– Günlük aktivitelerine devam edebilir,
– Sporcu sütyeni kullanılması gerekmektedir,
– Ağır kaldırmamalı ve araç kulanılmamalı,
– İlk 2 hafta sırt üstü yatılmalıdır.
– 5-7 gün sonrası ilk kontroller gerçekleştirilir ve duş alınabilir.
Yağ Enjeksiyonu İle Meme Büyütme operasyonu kimler yaptırabilir?
Memelerde küçülme, ve sarkmaları kaldırıp daha diri ve büyük göğüslere sahip olmak isteyen orta yaşlardaki kadınlar bu operasyonları yaptırabilir.
Meme büyütme metotlardan biride yağ enjeksiyon yöntemidir. Yağ Enjeksiyonu İle Meme Büyütme yapılabilmesi için en önemli kriter, vücudunda yeterli miktarda yağ fazlalığının olması gerektiğidir.
Kalıcılığı artırmak için kök hücreden zenginleştirilmiş yağ enjeksiyonları yapılabilir. Bu durumda %80’e varan kalıcılık sağlanabilmektedir.
Uygulama için vücudunuzda yer alan iki karın yanları, bacak içi ve basen gölgelerinde bulunan yağlar liposuction ile alanırak özel işlemlerin ardından uygulamaya hazır hale getirilir. Meme büyütmenin daha kalıcı olması için kök hücre ve yağınızın kombinasyonuyla meme büyütme işlemi de gerçekleştirilir.
Yağ enjeksiyon yöntemiyle meme ne kadar büyütülebilir?
Normal meme protezleri ile 150-450cc arasında yapılmaktadır. Yağ enjeksiyonu ile 1 seferde 300cc’ye kadar meme büyütme işlemleri yapılabilir. Hasta daha büyür bir memeye sahip olmak isterse 3 ay sonra ikinci bir operasyon gerçekleştirilir.
Yağ enjeksiyonuyla yapılan meme büyütme işlemi kalıcı mıdır?
Transfer edilen yağ hücrelerinin ne kadarı yaşar ise yağ enjeksiyonu o kadar kalıcı olur.
Yağ enjeksiyonuyla meme büyütme işlemi sonrasında neler yaşanır?
– Hasta aynı gün taburcu olur.
– Göğüs bölgesi dışında daha çok yağ alınan bölgelerde şişlik ve morluk oluşumu görülebilir.
– Göğüs bölgesinde az bir ödem oluşumu görülebilir. Oluşan ödem yaklaşık 15 gün içinde düzelir.
Meme küçültme estetiğini kimler yaptırmalı?
18 yaş üzeri büyük ve sarkık göğüslü kadınlar meme küçültme ve dikleştirme ameliyatları için uygun adaylardır.
Meme Küçültme ameliyatları estetik ve sağlık amacıyla yapılan bir uygulamadır. Estetik kategorisinde kabul edilmesine rağmen, gerçek bir sağlık problemi olup dayanılmaz boyun, sırt ve bel ağrıları ile omuzda çökmeye varan rahatsızlıklara yol açabilmektedir.
Yer çekiminin etkisi, hızlı kilo alıp vermek, hamilelik veya hamilelikler kadınlarda göğüslerin hem formunun bozulmasına hem de sarkmasına sebep olur. Büyük ve sarkık bir memeye sahip olmak hastanın hem sosyal hem fiziksel hem de kişisel yaşamını olumsuz etkileyecek bir sorun olabilir.
Büyük göğüslü kadınlar (ve özellikle genç kadınlarda) bu durumu gizlemek amaçlı yürüyüşlerini değiştirir, bol kesimli giysiler tercih ederek vücuduna saklamayı tercih ederler.
Ameliyat izleri hastanın memesinin büyüklüğüne ve ameliyat tekniğine göre farklılık gösterir. Memenin büyüklük ve sarkıklığına bağlı olarak meme başı etrafında bir iz, bunun altında dikey bir iz ve meme altında yatay bir iz (ters T izi) olmaktadır.
Kalacak olan izin uzunluğu memenin büyüklüğüne, sarkıklığına ve hastanın cildinin elastikiyetine bağlı olarak değişir. İzlerin tümü zaman içerisinde silikleşir ve zor fark edilir hale gelir.
Meme küçüklüğü nasıl belirlenir?
Büyük göğüslü hastalar yaşadıkları sıkıntılardan dolayı normalden daha da fazla küçülmesini isteyebilir. Kadın vücudunda, göğüs önemli bir yeri vardır ve bundan dolayı karar verilirken vücudunuza orantılı gözükmesini dikkat edilmelidir.
Meme küçültme ameliyatı sonrası neler yaşanır?
-Meme küçültme ameliyatının ardanda genellikle hasta 5-6 saat sonra taburcu edilir.
– 2 gün sonra banyo yapabilir.
– 3 gün sonra kontrole gerçekleşir ve hasta iş ve günlük aktivitelerine başlayabilir.
– Meme küçültme ameliyatının ardında hasta 3 hafta boyunca yürüyüş dışında spor yapmaması gerekir.
– Kol ve göğüs hareketleri dışında tüm spor aktivitelerini yapabilir. Altıncı haftadan sonra her türlü spor aktivitesi serbesttir.
– Memeler tam şekillerini ancak 3. ayda alırlar.
Hamilelik, emzirme, kilo alıp verme ya da yapısal nedenlerle memelerinde sarkma yaşayanlar meme dikleştirme ameliyatı için uygun adaylardır.
Hamilelik, emzirme, kilo alıp vermeler ve yaşlanma meme yapısında sarkmalara neden olur. Meme hacminde yaşanan bu önemli kayıplar kadınları mutsuz edebilir. Meme Dikleştirme, sarkmış memelerin tekrar dik bir konuma getirilmesi için yapılan cerrahi işlemdir.
Meme Dikleştirme Ameliyatı yapısal olarak sarkık memesi olanlara, büyük ve sarkık memesi olanlara, doğumlar ve süt verme sonrasında içi boşalarak memesi sarkanlara, aşırı kilo kaybı sonrasında memeleri sarkanlara ve yaşla beraber memeleri sarkanlara uygulanır.
Hasta ve cerrah meme dikleştirme ameliyatı için en iyi sonucu elde edilecek kararı verir. Meme başı ve sarkık meme dokusu yeniden şekillendirilir. Meme başı uygun yerine getirilir ve fazla deri çıkartılır.
Hiç iz bırakmayan Meme Dikleştirmesi yoktur. Memenin sarkıklığına göre değişik şekillerde iz oluşabilir. Bu izlerler başlangıçta belirgin olsa bile zamanla belirsiz hale gelir.
Meme Dikleştirme ameliyatı sırasında protez kullanılmış ise, meme başının kahverengimsi bölgesinde ve göğüsün beyaz derisi ile olan birleşme yerine belirsiz bir şekilde gizlenir.
Meme dikleştirme ameliyatı çoğunlukla doğum yapmış orta yaşlı hastalara uygulanır. Yapısal olarak memeleri sarkık olan genç yaştaki hastalarda meme dikleştirme ameliyatı yapılabilir. Halk arasında keçi memesi olarak da bilinen tübüler meme deformitesi olan hastalarda çok erken yaşlarda ameliyat yapılabilir. Bu rahatsızlık doğumsal bir durumdur ve meme büyümesinin başladığı 13-14 yaşlarda fark edilir.
Meme dikleştirme ameliyatı sonrası neler yaşanır?
– Ameliyat ardından 5-6 saat sonra taburcu edilebilir.
– 2 gün sonra yapılan pansumanda yara kontrolü gerçekleştirilir.
– İlk dönemlerde şişlik ve meme başında hissizlik görülür.
– Operasyonun ardından hasta 3-4 gün sonra iş hayatına dönebilir.
– 1 hafta sonra ise sargı açılır.
– Hasta 6 hafta boyunca sporcu sütyeni giyer.
– 3 ay boyunca hastanın ağır sporlardan uzak durması tavsiye edilir.
– Hiç iz bırakmayan meme dikleştirmesi yoktur ve sarkıklığın derecesine göre değişik şekillerde iz oluşabilir. Bu izlerler zamanla belirsiz hale gelir.
Meme asimetri düzeltme operasyonunu iki meme arasında bir sütyen bedeni kadar fark olan hastalar.
Memelerin simetrik olmaması, yani iki memenin farklı boy ya da şekilde olmasıdır.
Gelişimsel bozukluklar, emzirme, hamilelik veya hormonal dengesizlik neticesinde iki memenin şekil ve büyüklüklerinde farklılık oluşabilir. Meme asimetrisi birçok farklı sebepten meydana gelir.
Yeni gelişen farklılıklar adet dönemi veya hormonal sebeplerle meydana gelebileceği gibi ciddi bir neden olan meme kanseri de değişime sebep olabilir. Memede oluşan iyi veya kötü kistler de deformasyona ve asimetriye sebep olabilir.
Bir de doğasında asimetrik göğüslere sahip kadınlar vardır. Yüzde ve vücuttaki çift organlar az farklılık da gösterseler asimetriktirler teknolojinin ilerlemesi, cerrahi ve anestezi tekniklerinin gelişmesi ile iki göğsünün daha simetrik olmasını isteyen kadınlar için artık birçok seçenek mevcut.
Meme asimetri operasyonları, memenin yapısına, boyutuna, kişinin isteğine göre şekil verilir. Meme asimetrisi giderilirken meme büyütme veya meme küçültme operasyonları yapılabilir.
Memeler arasında bir sütyen bedeni kadar fark olduğunda asimetri düzeltme operasyonu yapılması önerilir. Bu ameliyat için öncelikli olarak cinsel olgunluğunu tamamlamış, adet görmesinden itibaren en az 3 yılı tamamlamış, 18 yaşından büyük kızlarda yapılması önerilir. İstisna olarak virgin hipertrofi denilen ergen genç kızlarda göğüslerin aşırı büyümesine neden olan hastalık durumunda ameliyatı gerçekleştirilir.
– Operasyonun ardından hasta 5-6 saatte taburcu edilebilir.
– Meme protezi kullanılmış ise birkaç gün kol hareketlerinde kısıtlılık olabilir.
– İlk dönemlerde şişlik ve meme başında hissizlik görülür.
– Deri üzerinde pempemsi renk değişimi olabilir ve kısa sürede kaybolur.
– 1 hafta sonra ise sargı açılır.
– Hasta 6 hafta boyunca sporcu sütyeni giyer.
– 3 ay boyunca hastanın ağır sporlardan uzak durması tavsiye edilir.
Kadın tipi meme büyümesi yaşayan ya da kilo almasıyla ortaya çıkan göğsünde büyüme yaşayan erkekler bu ameliyatı gerçekleştirebilir.
Erkeklerde kadın tipi meme büyümesi oluşumu Jinekomasti olarak adlandırılırıyor. Toplumumuzda jinekomasti sıklığı neredeyse erkeklerin yarısına yakınıda gözlenmektedir.
Sosyal alanlarda (deniz, havuz, plaj, spor salonu) erkekleri psikolojik anlamda rahatsız eden bu durum artık günümüzde tedavisi mevcut bir durumdur.
Jinekomastiye yol açan sebepler hormonal düzensizlikler, alkol, göğüs büyütücü yan etkisi olan ilaçların uzun süreli kullanımı, steroid tedavisi, bazı iç organ kronik rahatsızlıkları ve tümörleri (siroz ve karaçiğer kanseri gibi), beslenme bozuklukları veya bazı enfeksiyonlara (AIDS) bağlı olarak ortaya çıkabilen bir durumken, hiçbir sebebi olamadan da gözlenebilir.
Ergenliğe giren erkeklerin%75’inde görülebilen bu durum ergenlik bitiminde %90‘nı kaybolur.
Kilo almaya bağlı erkeklerde meme büyümesi gerçek anlamda bir jinekomasti değildir. Ama ister gerçek jinekomasti isterse yalancı jinekomasti varlığında tedavi seçenekleri 3 ana başlık altında değerlendirilebilir. Erkeklerde meme büyüklüğünün tedavisinde 3 tip cerrahi seçenek kullanılır.
Meme dokusunun cerrahi olarak çıkarılması
Yağ alma(liposuction) ve cerrahi işlemin birlikte yapılması
Liposuction jinekomasti için çok ileri olmayan vakalarda iyi ve kolay bir seçenektir. İleri durumlarda cilt ve meme dokusunu (meme başında yarım ay yerleşimli) kesiler ile çıkarmak gerekebilir.
Yalancı Jinekomasti çok yaygın karşılaşılan bir problemdir. Bu durum şişmanlıkla birlikte ortaya çıkan ve meme bezinde büyüme olmaksızın yağlanma nedeni ile memenin büyük gözükmesi durumudur.
– Operasyon süresi ortalama 1 saat olup ameliyat sonrası hasta aynı gün veya ertesi sabah evine gidebilir.
– 3-6 hafta korse kullanımı gerekir.
– Aşırı kol hareketleri bu süre içinde kısıtlanır.
– Operasyondan sonraki 1-2 gün sonra birçok günlük aktivite rahatlıkla yerine getirilebilir